"Piramitler Evrenin sembolüdür." değil yıldızlar evreni sembolüdür diyebilirsiniz. şimdi devam ettiğim bu çalışma ile onların çalışma arkadaşlarına ekstra bilgi veriyorum. onlar benim bunu yapmaktan korkucağımı düşünüp akıllarına estiği gibi hem bizim ufkumuzun açılmamasına yönelik çalışmışlar hemde kendi aracılarına muhtaç konumuna koymuşlar. 

"Bütün evreni bir piramit şeklinde düşünebiliriz." değil bu yolu sadece piramitler içerisinde belirli eğitimleri alabilmiş olan insanların eğitimleri ile donatıldığımızda evreni anlayabileceğimiz anlayışını aktarmalıydı yazar. burda hala aracılarını kadının cinsel organına yönelik tutum ve davranışının devam ettiğine yönelik yorum yapabiliriz.

"Tanrı da ortadaki enerji sütunudur." diyerek de aslında bu anlayışı yok edecek bir gücü saklıyorlar cümlesinde. aslında bir ülkeyi yani Mısırı nasıl ikiye böldüklerini anlatıyor. önemli olan kostüm ve ağırlıkla birlikte Mehdi olmak değildi.. hz. İsa'nın yeniden Dünyayı inmesini sağlayarak Muhammedin arkasında namaz kılmasıydı çünkü hristyanlıkta sadece belirli din adamları belirli bir yerde varlıklarını sürdürürken geri kalan halkını kurtarabilmek adına incilin yeniden yazılması gerektiğini bu şekilde anlatıp durdu. burdaki enerjiyi arada bizlere çakılan enerji olarak düşünmemenizi isterim. o kadar güzel bir enerji olayıki bu sizlere bakan insanlara ışıl ışıl görüneceğiniz ve içerisinde bulunmak için canınızı bile verebileceğiniz bir toplantıdan bahsediyoruz. huşu dan haya bulmak gibi bir cümleyi dış sesle çıkardım. O neden ile içerisinde sadece cinsel hazzın bulunacağı bir döngüde Tanrının enerjisi olmayacağı sadece gazabı olabileceğini yeniden hatırlatmak isterim.

"Tabii, bu sözlerle evrenin gerçekten de piramit şeklinde olduğu kastedilmiyor. Ayrıca evren gerçekten de piramit şeklinde olsa bile bunu bilemeyiz." yazar da zaten yaptığı mübalağaya burada bu şekilde değiniyorki dünya düz teorisini yeniden canlandırmak için. bu dalga her zaman belirli yıl ve aralıklarla insanlara yeniden yükleniyor. önce satanistlikle başlayıp çocuklarda unicornlu rüyalarla etki altına alıp küçük grupların büyümesi sağlanıyor sonrasında İslamı kötüye kullandığı için cahillikle cezalandırılan halkıda bu şekilde toplayarak kendisine belirlediği Tanrı ile enerjisel döngüsünü kırılmaz hale getirmeye çalışıyor. sadece benim gibi insanlar unutmaması gereken olayları bu neden ile her zaman hatırlar. çünkü evrenin genişlemesi sadece yeni insanların doğumu ile olabilecek yeni ruh enerjileri ile olabilir. bir yıldızın içine göçmeden gezegen olamayacağı ve başlı başına bir sistem kuramayacağı gerçeği ise bu enerjinin nereden geldiğine yönelik insanlarımızda merak uyandırmak adına sorulması gereken soru olarak kalıyor. enstein  fiziğinin günümüzde hala konuşulması ise uzay hesaplarında ötealemden indirekt şekilde yardım alındığını bize kanıtlıyor. sadece kuantum fiziği ile evrende sandığınız gibi disipline bir nizamın olmadığı gerçeğini kabul edebilirsiniz. evet bir düzen ve nizam var ama bu herhangi bir dış etkenin alana dahil olması ile değişken özellik gösterebiliyor şeklinde yorumlayabilmemiz içindi. yoksa güneş yok olmadığı takdirde herhangi bir kıyamet sahnesinden de söz etmemiz pek mümkün olmuyor. ekosistemde kendimizi elediğimizde doğanın hızlı bir şekilde kendini yenilediğini artık hepimiz biliyoruz.

"Nasıl ki, bir anti evrenin ve/veya bir antimadde dünyasının var olduğu kabul ediliyorsa, aynı şekilde bir anti, ve bizim terminolojimize göre, bir Kara piramit mevcuttur." cümlesinde anti evreni artık ara alem olarak düşünebilirsiniz. burda bu aleme geçişte madde kullanıldığını yani belirli ritüellerle hazırlanan --burda m.ö nin en ilkel zamanlarını ele almalısınız-- enerjilerin kişilere verilerek bilgi edinme yöntemidir. bilgi o dönemlerde güç sayılıyordu. şöyle düşünmelisiniz eğer ben kötü bir firavun isem benim halkım iyi bir halk ise onların bana itaat etmesi yinede iyi enerjilerini almama sebebiyet veriyordu ve bu şekilde genç kalarak uzun yıllar o bölgedeki hakimiyetimi sağlayabiliyordum. o dönemlerde toplumlara yapılan zulüm değil varlıklara hükmetme gibi bir durum neticesinde sizlerin iyi yada kötü bir lider olup olmadığınız anlaşılıyordu. gelecek tahıl ambarları kurulurken toplumu salgın veya dış saldırılardan korumak adına geleceğin bilinebilir olması çok önemliydi. burda firavuna ait herhangi bir ruha bu çalışmaları yapan grubun denk gelmesi önemliydi çünkü efsaneden çıkan Deccalin onları korumaya yönelik herhangi bir hareketi olmayacaktı. şimdilik bu konuyu açmıyorum

"Kara piramit, beyazın tabanından başlar. Yani evrenin gerçek sembolü taban tabana yapışık olan iki piramitten meydana gelir. Kabalistik anlayışa göre, Kara piramiti, Kabala'nın Kliphoth'u ile eşitleyebiliriz fakat bu tam olarak doğru olmaz. Kara piramit Şeytani bir etkiden ziyade antimadde evrenidir. Her iki piramitte de, yani Beyaz ve Kara piramitlerde, aydınlık ve karanlık yanlar vardır." bu cümlelerinden sonra artık beyaz yalan olayına açıklık getirebiliriz. şimdi Ademin 11 yasasına istinaden Musa'nın 10 emri günümüze kadar geldi. normal şartlar altında varlıkların güçlerini  kontrol altına almak için ALDATICI İŞ YAPMAMA içerisinde bulunan yalan söyleme olayı bilerek açıklanmıyordu. çünkü davranış olarak ritüeller belirli işlemlere tabi iken varlıkların bunu anlamaması bekleniyordu. kavimlerle ilgili kötü işlerin artması da bu varlıklar ile daha üst kademelere çıktığı için toplumlar sadece helak olma noktasında tam olarak inançlarındaki dürüstlükleri ile kurtulabiliyordu. yıllarca izletilen mumya filmlerinden sonra bile herhangi bir ize rastlanılmayınca artık Deccal anlayışının kesinleştiğini net bir şekilde söyleyebiliriz. ruh parçalamada çıkan enerji ise bizlere evrenin hala genişlediğine dair en gerçekci ipucuyu veriyordu.

"Şu da kesinlikle anlaşılmalıdır ki, burada söz konusu edilen kara ve beyaz piramitlerle Astral alem ifade edilmek istenmektedir. Sembolizm tam olarak uysa bile fizik plandaki madde ve antimadde dünyaları değil." yazar burada bilerek akıllarınızı karıştırıyorki yapacağınız işlemde kendisine tabi tutarak işlemlerden kurtulabilmek adına bunu yapıyor. zaten astral alemde herhangi bir göreviniz olmadan gezintilerden bahsedemezsiniz. Evliya gibi insanların lakapları buradan gelir. bu insanları gördüğünüz anda ufkunuz açılır ve bir kuş kadar hafif olursunuz. şimdi mısırdaki hak ve adaletin neden bir kuş tüyüne bağlı olduğunu anladınız. ilerde göç etme zorunluluğuna karşın bu insanlar atalar ile kurdukları bağ nedeni ile daha ilerideki yerleri görebiliyor ve göç edebiliyorlardı. edindikleri tıp ve diğer dallardaki bilgiler ile de halkı sihir ve büyüden kurtarıp zihinlerinin gerçek dünyaya adapte olabilmesi adına icatlar geliştiriyorlardı. çünkü o dönemlerde sihir ve büyünün akıl alamayacak derecede ciddi sonuçları oluyordu. o neden ile "Allah'ın adaletinin bizler anında tecelli edeceği gerçeğini" günümüze kadar taşıdık.

"Yukarda, piramitin enerji açılımının zeminden aşağıya doğru uzandığı belirtilmişti. aynı şekilde Kara piramitin enerji açılımı da zeminden yukarıya doğru devam eder. Piramitin, kağıt üzerindeki iki boyutlu, tipik gösterimi üçgendir. İki piramit veya iki boyutlu alandaki gösterimleri olan iki üçgen, ve enerji açılımları çizilirse ve bu çizim belli bir noktadan kesilirse ortaya tam bir Hexagram çıkar." burda ASANSÖR kavramının gelecekte olacağı ama nasıl olacağına dair bir mezarı yer üstü ve yer altı diye gösterimini açıkca ifade edebiliriz. bense çağırmak istedikleri kişi için uğraşı çıkardıklarını düşünüyorum. o dönemlerde oruca yatma gibi bir kavramın Mısırdan geldiğini kesinlikle söyleyebiliriz. bu yöntem Hunları duydukları için bir şaman gibi nasıl bu durumu mümkün kılabiliriz anlayışından geliyor olabilir. şamanlık dendiğinde diğer halkların anlayamadığı tek durum ıstrap ve büyük dramlar yaşamış olmaları lakin bunun diğer alemle kurulan bağın yüceliğinden geldiğini bu neden ile manevi yönün kuvvetlenip Dünyadaki maddi veya güç dengesinin önemsizleşmesi. Kutsanmanın enerjisel boyutunu düşündüğünüzde aylarca etkisinden çıkmak istemeyedebilirsiniz. sanki bireer çocuk gibi atalarınızın sizi koruduğu gerçeğinde bilim ve sanatında sadece zorunlu göçler sonucunda ilerlemesi bu esnada kıtanın diğer ucundaki bir halk için de bilim ve felsefenin oluşmasını sağlamış. zaten ölümden sonra herhangi bir devamlılığın söz konusunu olduğunu bilinçli bir şekilde yaşayabilselerdi mumyalama gibi kendilerini çirkin gösterecek bir bedene asla bürünmek istemezlerdi. diri ve canlı olmak her yüzyılda önemini yitirmiyor.

Burada ise konumuza gelirsek ASTRAL düzlemde 3 katın var olabileceği. toplanılan alanda belirli kişileri aşağıya indireceğiniz alan ile yine gök ile herhangi bir temasında sorun bulunmayacak insanların yükseleceği kat olarak düşünebilirsiniz. bazı yerlerde ise sadece astral düzlemden söz edebilirsiniz. bu yerler genellikle zemin katlardır. olay kurgusu ise her saniyesi dolu olacak şekilde tasarlanmalı. Sözde peygamber projesinde yer alan kişinin başka bir alana geçtiğinde kaybetmiş olduğumuz ortak bir yakınımız ile kurduğu kısa dialog alanda oyunun kuranın şaman olmasından kaynaklansada eğer herhangi bir eğitimli insan olsaydı direk uyanma ile sonlanabileceğini varsayımını yok sayamayız. inancta belirli enerjilere istemeden de maruz kalan insanlar için bu gibi deneyimler sadece mantıklı bir sonuca gidebilmelerine neden olurken rüya talebinde bulunan kişiden öncesinde rızasını şahitler eşliğinde almalıyız. eğer sadece Evliya olarak buluşma ayarlansa idi evin içerisinde bulunan tanınmayan insanlara yönelik çalışma başlatılır ve bitirilirdi. üzerinde durduğumuz konunun en az 700 yıllık bir geçmişi olması ise ne kadar kurgu yaparsak yaparsak an'da farklı görevler alabileceğimiz gerçeğini bizlere yaşattı. başımızda herhangi bir örgüt veya kralın olmaması ise din sisteminin yorumlanmasında epeyce ışık tutacak notlar edilnilmesine neden oldu.