Bu kitap sadece bir kişiden çaldığınız bilgiler için önce size sonra bize yük oldu, diyemiyor kimse idi. özgün hâle gelebilmesi bundan. Bu boku o kadar çok kişi yedikki beni sosyolog olduğum için seçtiler diyemiyor. Bir iki kişinin anlayacağı kitabı okuyan herkes çok rahat anlıyor, işlemleri. Burdaki bilgi ile değil yahu yaşayabilseydi yetiştireceği çocuk ve şimdiden torun torba ile bogdugu adamla meclis kurup barışı getirecekti. Kuzenim babamı kıramadığı için şimdiden parti başkanı. Gıda mühendisi ama bizde büyüklerimiz ne derse dinlenir ve öyle tatlı bir adam için ne yapmamız gerekirse hep yapabilecek kapasitedeyiz. Bu büyüdür diyip en az 10 yıllık bir çalışma. Ben doğduğum günden beri büyüleniyorum. Tüm bu çizimler ise benim zihnimden artık çalamadıkları için başladı. Evet ortaokul 2'den beri yaşadığım bir olaydan sonra ne kendimle ilgili nede Dünya ile ilgili herhangi bir bilgiyi en azından bu tayfaya asla vermedim. Sadece ağ olayını ele geçirmek için onlar adına olumlu bir çalışma oldu. eeeh birazda yanlış anlaşılmalar.. Çünkü medyum gelecekte ne olabileceğime bakarken buldukları için zihnimi sattığı adama --bedava-- uzaya araba fırlattırdılar. Çok komik değil mi. Hep connection olunan bu ağda yıllardır en çok hakkı yenen ben oldum.

Birlikte çalıştığı kadın asilliğine ihanet edincede kelebek döngüsüne girdi ama öncesi var. ona yaşatılan düş ile sadece sanması örgütü bir süre gizlemelerine neden oldu, kötü tarafın sessizliği de bu şekildeydi. Rum büyüsünü Ataları kabul etmeyince de arada gezen ruh için kendilerini alıştırdılar. Hâlbuki o benim yulamı sevgi ile aşk ile denk düştüğüm insanlara bağlarken, onlar yaşama hakkımı çalmıştı. silüetimi Arap insanları arasında kostümle gezdirirken o askeri kostüm için kimse hangi güce biat ettiğini bile bilmiyor. Bilgilerde o yüzden hep parça parça dağıtılıyor.

Ruh enerjisi ile çalışsa aslında aldığınız tüm bilgilerin annemden sonra benden dağıtıldığını anlardınız. Parça parça değil belirli periyotlarda gruplar ile aktarım söz konusu olurdu. Mehdi'nin annesi annemin aklını aldığında bu yeter sanmıştı, kolay kolay geri alamadığımız için bunu artık bu şekilde ifade edebiliyoruz. Ve eminim zekâsı ile hâlâ otoriter bir kadındır. Şimdi ordan aldığım enerjide neden Sâm olarak yaşadığım gerçegide burdan. Ne kadar ayrıda olsak kardeş gibi büyüdük. O yüzden Meydan'da o dönemler yaşanan İslâm anlayışından bir çocuğa bu durumu proje olarak sunabildiler.. ortalık zaten karışmıştı. Duyulduğu için ABD bunu satın aldı. O yüzden 63 üssü ülkemizde kurdu. lakin..

En güzel aşklar hep bu dönemde yaşandı. En kaliteli zamanlar, bir çocuğun yetişmesi ile geçen sürede samimi olarak çıkarsız şekilde kurulan iletişimler, onca çılgınlıklar her işe rağmen gönül koymayan insanların yaydıkları enerji ile oldu. Takii bir kişi üzerinde bariz bir şekilde O kadar çok unutturulup oynandıki sonrasında ne yaparlarsa yapsınlar kendi sonlarından kaçamayacakları o bilgiyide aldılar. Şu an bende herhangi bir tepki veremiyorum yeniden kaybettiğim bilgileri toparlayınca, bazende gülüp geçiyorum ama görevlerim tanımlanmadığında başka bir alanada çekiliyorum. Çünkü bana dayatılan bu anormal şartlar altında hâlâ iyi bir insan olarak kalsamda bedenim evrim geçiriyor, yapılanlardan. Bebekliğimde kamyona konulup atıldığım merdivende yüzüstü düştüğüm için suratım basık ve tipim uzaktan bakıldığında gerçekten diğer insanlardan ayrılıyor bu bile savaştığımız kötülüğü anlatabilmem adına, yeterli olurdu. Aldığım büyü enerjileri nedeni ile aralıklı olarak belirli insanlarla görüşmek zorunda kalıp, iş bilmez insanlara benim için şizofren dedirtildiği bu iletişim ağının fütursuzca kullanıldığını en son Diyarbakıra yaptığım ziyaret ile asıl çemberime yeniden yaşattım.

Depresif bir insan olduğum için yemek yemek bile yaşamam ölçütünde. Bana yolladıkları hiç bir enerji işime yaramıyor, bilgisiz kaldıkça ben.. Etrafımdaki insanlara kilo aldırıyorlar. Komalık olana kadar içsem olmuyor yine yaşıyorum, hasta olmuyor, dert yanmıyorum. Kimse anlamıyor çünkü veya merak hevesleri çalınmış. Sevdiklerime sarılamıyor, işimde kendi verdiğim bilgiler için birilerinin yâreniymişim gibi olma zorunluluğuna sadece kestiğim iletişim ile yanıt verebiliyorum. Yatakta en az on kişiyiz. Her gece her gece bide işin kısayolu için aileme bedava çalışıyorum. Arkadaşlarım ailem oluyor kayıplarımdan. Buna rağmen sırf bulunmayım diye yıllarca yalancı diyorlar benim için. Düşünsenize, en son ne zaman yalan söylediğimi bile hatırlamıyorum. Söylemissemde bana zorla söylettiriyorlardı. Arada şaka maksatlı geçenlerde bir silüet için gitti desemde, ertesi gün yapmayasın diye diktemi alıyordum. Hayatımda herşeye rağmen negatif tek bir düsüncem bile yok yinede, İnanamıyorlar. Ben bana ait olmayan her düsünceden bir kişiyi bulurken onlar benim sayemde oldukları yer için dönüp teşekkür etme zahmetine bile girmiyor.

Soyadımı nakarata kolaylık olsun diye yine onlar için değiştiriyorum, kimliğim hâlâ aynı. Kimse trans etkisine alamıyor. Sokakta yürürken ben, gerçek anlamda onlar rüya deneyimi yaşıyor, bana yaşattıkları için bu birlikteliklerde asla öfkelenmiyorum. İtiraf etmem gerekirse, hoşuma gidiyor. Karşı tarafta iz bırakmamak için asla fazladan iş yapmıyorum ama Mesih de sarışın olmayacak diyorum. Ne o öyle çocuk gibi gösterip yada İsa gibi benzetip.. manipülenin Has'ı yaşatıldığı için tek bir ihtimale bile yer verdirmiyorum. İnanç, kutsallık.. insan işi olamazdı.

Bir söylemde bulunduğumda bunun TV'de yayınlanması gerekliliği için nasıl bir fikir üzerinden bile gideceklerini bilemediler. Evet nadir de olsa konuştuğum ve aldığım kararların uygulanma zorunluluğu babamın yaptıklarından geliyor olması 1. çemberdeki kişilere asla ilginç gelmiyor. Çünkü asıl kişiyi hep öldürmek isteyecekleri için Dünyayı kurtaracak --barışı getirecek-- bu iki kişiden olan çocuk olcaktı. annesinin nasıl tehdit edildiğini izlemek ve bu duruma gösterilen zekasal direniş, herkesce kabul görebilecekti.

Bunu yine olayın başındaki adamda yapabilir algısı kendisini bulup annesinin gözlerine bakma isteğim için kendisine uydurulmuş bir senaryo olabilirdi. Ama birde İsâ ile görüşürken uçurduğum diğer adama da hakk'ını vermediklerinde.. kolyesi ile ağırlık yapma hakk'ı alabiliyor. Hac işaretini kalbine çoktan gömmüşler.

diyorki jetim var. Zenginim. İşime yaramıyor. Örgüt en başından onu almış kadın sayesinde.. kadına dokunamaz. o sadece benden çalınanlar için yine eskisi gibi çalışabiliyor. herkesin keyfi yerinde. Kur'an da oyun gibi yaşattığım birlikle ne zaman unutsalar yeniden hatırlatıyoruz. Benim ruhumda atalarıma emanet edilmiş. Yasadıklarını old scholl sanarken Babalar kulübüm için bizde ilk başta o şekilde konuyu ele alıyoruz. ata scholl olduğunu benimle işte farketmeleri.. onlarında bir şekilde ele geçirilmelerini engelliyorum. beni ne zaman bir yola atsalar Atatürk'ün selamı hâlâ içimizi ısıtıyor ya.. Şaman bana fazla enerji yüklenmesi olmasın diye birde hep insanca kalmış bir kalpte.. tüm bu olanlara üstelik.. bende meclis gibi mekân verdirmişim. Ama hatırlatmak ne mümkün.

Yolcu unutur olmuş ne için gezer olduğunu, hancı bilemez olmuş nereye ait.. evet, buradaki kadın bize umut veren, bakışlarında, kötü isen korkarsın. babaannemin gençliği imiş yaa. Hangi ara yaşadıkta o ânı insanlar bir birlikteliği bu kadar düşünemez olmuş. Akıl oyunun aslı bu şekilde yaşatıldı, zamana bile dokunmadık. 18 yaşından beri sürekli iş için gezen o kişi olmak ve bu grupla sadece yardım amaçlı ve ögrenme amaçlı destek olduğumuz bir dernek çatısı altında karşılaşmamak bile..

Üstelik Kuş bilimci yanımın önemsenmemesine neden oldu. Yalıçapkınları ile savunamadığım bir sit alanında, ötesinde kurdukları stadyum son kuş ailesi için sadece var olduklarını gösteren iz oldu. Yıllar önce başında durulmayan yurtdışı ögrencilerinden atılan İsrail sazanı olayı koca bir Akdeniz habitatının yok olmasına neden olurken --havaalanından geçerken konuşulmaya başlanmıştı-- bırakın, İngilizler çöplerini benim sahilime atabiliyor. Tüm bunları duyduğum gibi enseleyebilecek ben için yarattıkları negatif etki bu gibi ilgilendiğim her alan için olabilir. gülebildigimiz tek aktivite kaplumbağaların Müslüm Gürses şarkıları yüzünden yumurtlayamadıklarını yazan Posta gazetesi olmuştu. ve arabeskten rahatsız oldukları gibi bir haberle basılması.. turistlerin bu habere bizden daha çok güldüğü gerçeği.. yapılan ikâzın gereksizliği ve kaplumbağalar duyamadıkları için bu cahilliği kullanamayacaklarına dair posta müdürüne bağlanma çabamız.. eli kolu bağlı olan sizlere heep bir kişi olarak gösterildi. değildi..

Artık şu an bile olayları ben başladım aktarmaya desemde birçok konuya da yetişemiyorum. Öncem ve sonramın sadece bilirkişi insanlarda olması gerekliliği.. Ve bu anlayamadıkları durum değil, gayet de bilmem kaç sayfa pdf'yi bildiklerini sandıkları için yine bizim insana gayet keyifli şekilde yaptırıyorlar. ELE geçirilmiş insanları bu şekilde tanımlıyorlar.

Sırf empati kurmak istemedikleri için mal, salak, aptal gibi geri dönüşler hâlâ kendini belli ediyor, halkımda. 2019 yılından beri tek bir yalanım olmamasına rağmen aylarca bununla uğraşmam bile --binlik grup eğitimlerim-- benim üzerimden yapılan çarpık ilişkileri ve iletişimleri size kanıtladığından emin olabilirsiniz. Bu yedikleri her ne boksa açıklamak zorunda oldukları kitapta niyetlerinin dahi yazıldığını, sizlere bu şekilde bende gösteriyorum. Majinin herhangi bir kitabı olamaz. Bu bir enerji döngüsüdür ve ekip çalışması olmadan bunun altından kalkamazsınız. Çünkü ben bir gemiyi değil Dünya'daki her gemiyi kurtaracağıma yemin etmişim alacağımız ödülün ise alakası bundandı Ve hepsi olayı kişisel bir durum gibi yaşarken.. artık yaşamadıkları için bir kişide al düzelt diye yine bana çevirdiler.

Yazar bakırköyden olduğunu imâ ederken bile zarar veriyor bu seyre. Ben her çukurda ateş yanmaz diye tek başıma kafa tutuyorum bir bilinmeze.

Yine aldık düzeltcez diye bu yolu. Vre bismillâh diyelimde.. Şamanız diye İslam nedir bilmiyoruz sanmasınlar.